Kuantum Bilgisayarla Kurtulur Mu İnsanlık?

“Kim için çalıştığımızı asla unutmayız.”
(Lockheed Martin şirketinin sloganı)
Bilimsel-teknolojik gelişmelerin insanlık için ne getireceği sorunu, fantastik bilimkurgu senaryolarının nesnesi olmanın ötesinde, mevcut toplumsal yapının ideolojik ve sınıfsal karakteriyle koşut bir gelişim izler. Kimi fizikçilerin gerçekçiliğine şüpheyle yaklaştığı, kimilerininse gelecek için çok büyük bir potansiyel gördüğü kuantum bilgisayar bu bağlamda ele alındığında, tümüyle insanlığın hizmetinde olan bir ilerlemeden ya da distopik bir gelecekten daha fazlasına; çeşitli çıkar öznelerinin dinamiğinde salınan karmaşık bir yapıya işaret ediyor. Gerçekleştiği takdirde muazzam bir hesaplama gücü müjdeleyen bu buluşun bilgi çağında bir devrimin kapısını aralaması muhtemelken, büyük resme bakıldığında hegemonya, bilim-kapital ve bilim-toplumsal fayda ilişkileri üzerine bir düşünce egzersizi gereklilik haline geliyor.
Kuantum hesaplama bildiğimiz bilgisayarların klasik mantığından farklı olarak kuantum yasalarının geçerliliğine dayanır. Fiziksel çalışma mekanizmasının temelinde iki kuantum özellik yatar: süperpozisyon ve dolanıklık [1].… Yazının Devamını Oku